AKP'yi Halk Götürecek!

"İşsizliğe, Yoksulluğa ve Zamlara Karşı Emek, Barış ve Demokrasi” mitingine katılan 100 bin emekçi, AKP hükümetine, krizin faturasını ödemeyeceğini haykırdı. Miting, emekçi hareketinde bir dönüm noktası olarak tanımlandı.

soL (Ankara) KESK ve DİSK’in öncülüğünde düzenlenen "İşsizliğe, Yoksulluğa ve Zamlara Karşı Emek, Barış ve Demokrasi” mitingi, dün Ankara’da yapıldı. Sabahın erken saatlerinde Türkiye’nin dört bir yanından gelerek Ankara Garı’nda toplanan emekçiler, saat 10.00’dan itibaren Sıhhiye Meydanı’na doğru yürüyüşe geçtiler. 100 bine yakın emekçinin katıldığı mitingde alana girilmesi saatler aldı.

Kortejin en önünde DİSK ve KESK imzalı “İşsizliğe, Yoksulluğa ve Zamlara Karşı, Emek, Barış ve Demokrasi İçin Birleştik” yazılı bir pankart taşındı. Pankartta, talepler de yer alıyordu: “IMF ile yapılan anlaşmalar iptal edilsin; zamlar geri alınsın; işten çıkarmalar yasaklansın; işsizlik fonu amacı dışında kullanılmasın; iç ve dış borçlar ödenmesin; kamusal hizmetler ücretsiz olsun; şiddet ve savaş politikalarına son verilsin; her türden ayrımcılık ortadan kaldırılsın.”

Mitinge katılan kurumlar arasında DİSK’e ve KESK’e bağlı sendikalar, Türk-İş’e bağlı sendikalardan Petrol-İş ve TÜMTİS, Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu, Türk Tabipler Birliği (TTB), Tıp Öğrencileri Komisyonu (TÖK), TMMOB, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), Yerel Dernekler Federasyonu, Müşavirler Muhasebeciler Birliği Derneği, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Eğitim Emekçileri Derneği, AKA-DER, Tüm İGD, Toplumsal Özgürlük Platformu, Geleceğimizi İstiyoruz Platformu, Alınteri, Kaldıraç, ÖDP, EMEP, SDP, DTP, Odak ve Yeşiller Partisi yer aldı.

Türkiye Komünist Partisi'nin (TKP) ve Yurtsever Cephe'nin bütün örgütleriyle, “AKP’yi Halk Götürecek” pankartıyla katıldığı mitingde, Halkevleri ve ÖDP de kitlesel olarak yer aldı.

Eğitim-Sen kortejlerinde, zam ve kriz gündemi dışında, Deniz Feneri yolsuzluğunu hatırlatan afişler taşındı, gerici eğitim uygulamalarının da protesto edildiği görüldü. Kürsüden yapılan açıklamada Eğitim-Sen Siirt Şubesi üyelerinin Ankara’ya gelmelerinin engellendiği belirtildi.

İşten çıkarmalar protesto edildi
Genel-İş kortejinde “Kriz Bahane Edilerek Philips Kapatılamaz” pankartı taşıyan Philips işçileri ile Sincan Organize Sanayi Bölgesi’nde grevlerini sürdürmekte olan Tega işçileri dikkat çekti. Ankara Üniversitesi’nde (AÜ) iki aydır hakları için mücadele veren yemekhane işçileri de mitingde yer aldılar. DİSK’e bağlı sendikalar, ağırlıklı olarak krizin faturasının emekçilere çıkartılamayacağını vurguladılar, işten çıkarmaları, ücretsiz izinleri protesto ettiler.

Philips işçileri İngilizce ve Türkçe yazılı pankartlarda, “Biz Aydınlattık Onlar Karartıyor” ifadelerine yer verirken, 150 işçinin işine son verilmesini protesto ettiler.

DİSK Bank-Sen üyeleri Akbank’taki işten çıkarmalara karşı seslerini yükseltirken, metal sektöründe toplusözleşme sürecine hazırlanan Birleşik Metal-İş işçileri kararlılıklarını ortaya koydular.

Mitinge görkemli katılım
Kortejlerin alana girmesi uzun sürdüğü için tüm gruplar alana giremeden başlatılan mitingde, TTB Başkanı Gencay Gürsoy ve TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, katılımcıları selamlayan birer konuşma yaptılar.

Gürsoy bugün yaşadığımız felaketlerin, yolsuzlukların sorumlusunun AKP olduğunu belirtti. Soğancı, kapitalizmin küreselleşmesinin krizinin faturasını halkın ödemeyeceğine değindi. Türkiye’de, her yönde direnme alanları oluşturulması gerektiğini söyleyen Soğancı, "direneceğiz mücadele edeceğiz" dedi.

Bu konuşmaların ardından DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ve KESK Genel Başkanı Sami Evren söz aldılar.

Çelebi: Krize karşı, işyerlerinde, mahallelerde mücadele edilmeli
Konuşmasında ekonomik krize değinen DİSK Başkanı Çelebi, bütün dünyada öyle veya böyle çözümler tartışılırken Türkiye'de yaprak kımıldamadığını, kendilerinin ürettiği çözüm önerilerine de kulak verilmediğini söyledi. Çözüm adı altında emekçilerin hakkı olan İşsizlik Fonu'nun bile sermayeye aktarılmasının amaçlandığını ifade etti. “Bu kriz bizim değil, kapitalist sistemin kendi krizidir. O halde bu krizi yaratan sistem ve krize sebep olan finans çevreleri bunun hesabını ödemelidirler."

Çelebi, "Krizin bedelini ödemeyeceğiz, krize sebep olanlara bedel ödeteceğiz. Buradan IMF'ye, AKP'ye ve sermayeye sesleniyoruz: Sizin yasalarınız, gücünüz, dünya çapında örgütleriniz varsa, bizim de emeğimiz, üretimden gelen gücümüz, insanca yaşanacak bir dünyaya olan inancımız ve sınıf kardeşliğimiz var" dedi.

Evren: Bu miting AKP’ye ilk uyarımızdır
KESK Genel Başkanı Sami Evren, hükümetin ekonomi ile ilgili söylediklerinin doğruyu yansıtmadığını belirtti. "Anlaşılan o ki kriz Başbakan'ın çevresine uğramamış. Hamdolsun onların sırça köşklerinde keyifler yerinde."

Evren, krizden çıkışın istihdamın büyütülmesinden, herkesten gücüne göre vergi alınmasından, üretime dayalı ekonomik yapıdan, çalışma yaşamının demokratikleşmesinden geçtiğini söyledi ve "Buradan hükümete sesleniyorum: Derhal IMF ile tüm pazarlıklar iptal edilmeli, işten atmalar yasaklanmalı ve zamlar geri alınmalıdır" dedi.

Evren ayrıca, “Bu miting, AKP’ye ilk ihtarımızdır. Uyarı ve taleplerimizi dikkate almazsanız bu ülkenin sokaklarını size dar ederiz” diye seslendi.

Konuşmaların ardından Grup Kybele, Moğollar üyesi Taner Öngür ve Grup Bandista’nın yaptıkları dinletiyle miting sonlandırıldı.

AKP'yi halk götürecek!
Mitinge katılan TKP Genel Başkanı Aydemir Güler, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel, DTP Milletvekili Akın Birdal, DTP Milletvekili Hasip Kaplan, Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, soL'a mitingle ilgili değerlendirmelerini aktardılar.

Aydemir Güler (TKP Genel Başkanı)
"Bu miting bir dönüm noktası olabilir. Sadece bir miting üzerinden bunu söylemek tabii zor, ama AKP'ye karşı biriken tepkiler, emekçilerin sesinin yükselmesiyle yeni bir safhaya girdi. 29 Kasım'daki mitingden sonra yeni bir evreye geçilebilir.

"Buradan çıkan ses, AKP'yi hedef alanları bundan sonraki yerel seçim döneminde AKP'nin geriletilmesini sağlamalı. Bu amacı 'AKP'nin durdurulması' siyasetiyle birleştirmek son derece önemlidir."

Akın Birdal (DTP Milletvekili)
"Mitingin zamanlaması çok iyi... Küresel mali krizin faturasının yüklenilmeyeceği ilan ediliyor. Türkiye'de sosyal sınırları krizle yok etmek istiyorlar. Emekçilerin küresel ekonomik hakları savunması gerekir. Emekçiler ses veriyor. Bu sorumluluğu emekçilerle paylaşmak gerekir.

"Bugün mitingde yükselen AKP karşıtlığının nedeni, Türkiye'deki ekonomik kriz hakkında karar verecek olanın AKP olmasıdır. Karar verecek olan AKP iktidarıdır. Emekçiler burada bir adres gösteriyor."

Levent Tüzel (EMEP Genel Başkanı)
"AKP yolsuzlukla, zam uygulamalarıyla, yoksullukla, demokratik sorunlarla yıpranmış bir hükümet. Krizle birlikte iktidarın IMF ile anlaşmaya çalışması, buradaki insanlar açısından önemli. KESK'in ve DİSK'in öncülüğünde düzenlenen miting, zamların uygulanmaması, sermayenin saldırılarının püskürtülmesi açısından önem taşıyor."

Hasip Kaplan (DTP Milletvekili)
"Biliyorsunuz küresel mali kriz dönemi yaşanıyor. Krizin Avrupa, ABD, Hindistan ve Çin'e kadar etkisi oldu. Üretimin durması, işsizlik, enflasyon, yeni zamlarla birlikte yoksulluk anlamına geliyor. Bu durum, emekçi kesimi daha çok baskı altına alıyor. Emekçilerin tepkisi bundan kaynaklı. Süreç 2001 krizinden daha kritik. Bunun için tüm siyasal kesimler omuz omuza vermeli. Bu mitingde bir araya gelenler de bunu göstermek istiyor."

Ufuk Uras (ÖDP Genel Başkanı ve Milletvekili)
"Bu miting Alevi Bektaşi Federasyonu tarafından geçtiğimiz haftalarda düzenlenen mitingin ardından ikinci ihtar durumunda. Krizi emekçilere yüklemek isteyenleri krize sokmalıyız. 'Üç çocuk doğurun' diyen Başbakan Tayyip'i dokuz doğurtmak için emekçiler buradadır. Meydanları boş bırakmamak önemlidir. Her koyun kendi bacağından asılır liberal söylemine karşı, koyun olmadığımızı göstermeliyiz."


Mustafa Türkel (Türk-İş Genel Sekreteri)
"Bu miting uzun zamandır eksikliğini hissettiğimiz muhalefeti besleyecek, AKP'ye ders
olacaktır. Bundan sonraki mücadelenin de önünü açması açısından önemli olacak. Öncelikle tüm konfederasyonlara ortak bir toplantıda bir araya gelme çağrısında bulunarak, kriz gündemini ele almayı düşünüyoruz. İşten atılmalar durdurulmalı, sosyal politikalarda ısrarcı olunmalı. Krize karşı alınacak önlemler için tüm konfederasyonlara işbirliği çağrısında bulunacağız."

Mehmet Soğancı (TMMOB Başkanı)
"Biz sadece AKP'yi bir sorun olarak görmüyoruz. AKP emperyalizmin bir taşeronudur.

1980'li yıllardan beri uygulanan neo-liberal politikaların mevcut sisteme denk gelen bir taşeronudur. AKP'nin bir diğer özelliği de, gericiliği bir yaşam biçimi haline getirmesi.

Türkiye'de bu politikalara karşı duruş sergilenmeli. Farklılıkları zenginlik olarak gören,bu politikalara karşı bir cephe oluşturulmalı. Özelleştirmeler bu krizin değişik bir versiyonu. Bu başlıklar üzerinden bir karşı hat kurulmalı. Tüm siyasetlerin bir arada mücadeleyi öne çıkaracakları bir şeyler yapmaları çok önemli."

www.sol.org.tr (30 Kasım 2008)